Koşu sporu, koşan ve koşular açısından son 3-4 yılda katlanarak büyüyor. Bu büyüme bu sene orman koşularına da yansıdı. Yeni koşulardan biri 7 Nisan günü Belgrad Ormanı’nın Göktürk’e yakın kısmında yer alan Ayvat Bendi merkezli olarak Reebok 11.1 Koşusu yapıldı. Yeni firmaların koşuya yatırım yapması, yeni organizatörlerin bu işe soyunması açısından çok olumlu bir gelişme idi ve güzel de neticelendi. Her yeni organizasyon ve el, camiaya yeni bir bakış açısı, yeni zenginlikler getiriyor. Reebok‘ın desteğini devam ettirmesini, yeni sponsorların dahil olmasını dilerim.

Organizasyon alanı, koşu sonrası

Koşuya son numaralardan birini alarak dahil olabildim. Bu hafta sonu hedefim Cumartesi günü Adım Adım koşusunu, Pazar günü bunu koşmak, iki kısa hızlı yapmaktı. Hafta içi seyahatlerim ve Cumartesi çalışacak olmam sebebiyle AA koşusu yerine aile kahvaltısı yaptım, ama Neşet parkurundan çok daha yorucu bir ofis günü geçirdim. Pazar sabahı ailece gidip kahvaltı yapmayı planlayarak önceki akşam yattık. Ailenin kalkıp hazırlanması zaman aldıysa da, TEM bağlantı yolundan Ayvat Bendi’ne 32 dakikada ulaştık. Start 10dk ötelenince yarım saatten fazla vaktim oldu hazırlanmak için. Daha çok tanıdıklarla selamlaştığımı itiraf etmeliyim…

Organizasyon, heralde koşunun çağrıştırdığı sağlık ve özgürlük sebebiyle, ormanlık bir alanda koşu düzenlemeyi seçmiş. Arazide çok performanslı olduğunu düşünmediğim (ama henüz deneyip koşmadım) Reebok ayakkabıları için orman şartlarındaki en ideal parkurlardan birinin seçildiğini söyleyebiliriz. Tamamı sert ve düz toprak zeminde, hızlı bir parkurdu. Bu haliyle trafik  kirliliği olmayan, yokuşlu bir yol yarışı tadında geçti.

Antrenmanyap.com organizasyon ve duyuruyu üstlenmiş gibiydi ama sanırım alan kurulumu Reebok’ın etkinlik ajansı tarafından yapılmıştı. Depar Timing çipli zaman ölçümünü yaptı. Organizasyon alanı otopark hariç oldukça düzenliydi. Çember şeklindeki sponsor standları hem zenginlik, hem renk kattı. Ek WC kabinler, Kahve Dünyası karavanı, profesyonel sunucu  akılda kalan güzelliklerden. Etkinlik alanı için bütçe ayrılmış ve hoş kullanılmış.

Koşu parkuru, daha önceki yıllarda parça parça koştuğum, zeminini antrenmanlar için tercih etmediğim orman yollarındaydı. Hızlı geçeceğin tahmin ediyordum.  İlk başta düz gibi başlayıp 2 km sonra sürekli tırmanarak 4km devam eden, sonra ufak in-çıklarla geçen birkaç km.yi takiben hızla alçalan ve 2km düz koşu ile biten parkur yüksek nabızda hızlı yarışmaya alışık olmadığım bir mesafe idi. Parkurların sabit eğimle devam etmesi, büyük tepe in-çıklarından daha farklı bir zorlanma. Parkurun kendine has olması, yarışın en büyük kazanımlarından biri oldu bence.

Reebok 11.1 Koşusu eğim profili

Reebok 11.1 Koşusu eğim profili

Kendi GPS ölçümlerime göre 11.16km olarak 47:31’de koştum. 219m tırmanmış ve inmişim. Hızlı başlayıp gittiği kadar zorlamayı düşündüm ama bugün sistemler zorlamaya dayanamadı, sürekli basınç düşürdü. Aykut Çelikbaş geçenlerde “Koşucunun bahanesi bitmez” yazmıştı. Kendime  bahane üretmek istemiyorum, o kısmı geçiyorum.. Performans düşüklüğünün iyi tarafı (esasında gerçek ve objektif tarafı) her çıkışın bir platosu ve inişi, her inişin de bir çıkışı vardır. Demek ki bir sonrakine daha iyi koşabilirim. Nabız ölçmeyen bir Forerunner 10 ile koştuğum için tam olarak ne kadar fiziksel ve ne kadar zihinsel zorlandığımı tam kestiremiyorum cialis 20mg original. Ancak aşağıdaki tempo grafiği ve yukardaki eğim grafiğini beraberce okuduğumda;

Reebok 7 Nisan koşusu tempo grafiğim

Reebok 7 Nisan koşusu tempo grafiğim

Bir kaç aşırı sapmayı ihmal edince, ilk km’den sonra kendimi kötü hissettiğimi, yokuşlarda bir güçlü-bir zayıf hissettiğimi, yokuş aşağı inerken bile istikrarlı koşamadığımı, 9.kmden sonra yarışmayı bırakıp yavaşlarken arkadan gelen Erkal’ın yüreklendirmesi ile hızlanmaya çalıştığımı görüyorum. Fiziksel olarak iyi hissetmiyordum ama muhtemelen konsantrasyon eksikliğine bağlı odaklanma ve zorlayamama sorunu da oldu. Bu da sonuçlara yansıdı. Daha internet sonuçları açıklanmadı ama herhalde toplamda 15-20 arasında bir pozisyonum var, ilan edildiğinde güncellerim.

Oldukça güçlü koşucular vardı. Erkeklerde ilk 3:
1. Üzeyir Söylemez 37:34
2. Oğuzhan Yılmaz 38:58
3. Eser Akis 39:38

Kadınlarda ilk 3:
1. Lütfiye Kaya 46:35
2. Ezgi Akdeşir 46:58
3. Bahar Ertürk 47:54
Kadınların birincisi ve ikincisi parkurda beni geçerken önce maço egom kabardı, sonra sub-3 maraton koşan iki hanımın tozunu yutmaktan daha doğal birşey olmayacağını kabul edip İznik Ultra’nın Orhangazi Ultra parkurunda koşacak erkeklere empati yaptım… Ne de olsa 100K Dünya şampiyonu olan Amy Sproston ile yarışacaklar…

 

Son kilometrede, arkamda Erkal... Fotoğraf: Celal Sümer

Son kilometrede, arkamda Erkal… Fotoğraf: Celal Sümer

Share This